29 Haziran 2023 Perşembe

 BEYİN ÜZERİNE NOTLAR-1

Ben beyni bir bilgisayara benzetirim. Bilgisayar benzetmesi üzerinden beyin üzerine bazı çıkarımlarda bulunabiliriz. Bunlar şöyle sıralayabilirim:
1-Bilgisayarımıza bir anti virüs programı yüklüyoruz. Beynimize de bir anti virüs programı yükleyebilir miyiz? Zararlı, bayat, bozulmuş, zehirli yiyecekleri yediğimizde midemiz kusuyor. Ama zararlı, miadı geçmiş, bozuk, zehirli düşünceleri, bilgileri aldığımızda beynimiz bir tepki veriyor mu yoksa sünger gibi çekip kabul mu ediyor? Cengiz Aytmatov, “Mide beyinden akıllıdır. Çünkü mide kusmayı bilir, beyin her pisliği yutar.” Diyerek bu gerçeğe vurgu yapar. Peki beynimizin zararlı bilgileri, verileri almaması için yani bir anti virüs programı yüklemek için ne yapabiliriz. Beynimize ilk defa aldığımız veri ve bilgileri beyin doğru veri kabul ediyor sonradan gelen veri ve bilgileri değerlendirirken ilk veri ve bilgileri esas alıyor. Bu nedenle beynimize veri ve bilgi alırken doğru kaynaklara, temel eserlere dikkat etmeliyiz. Önce doğruyu öğrenmişsek, sonradan gelen yanlışları bilebiliriz. Önce yanlışları öğrenmişsek sonradan gelen doğruları bilemeyiz. Farabî bu gerçeği veciz bir şekilde ifade etmiştir. “Evvela doğruyu bilmek gerektir; doğru bilinirse yanlış da bilinir ama evvela yanlış bilinirse doğru bilinmez.”
2- Bilgisayarda ön bellek ve hard disk vardır. Bizde de kısa süreli hafıza ile uzun süreli hafıza vardır. Kısa süreli belleğimiz önbelleğe, uzun süreli hafızamız hard diske tekabül eder. Bilgisayarda dosyaları sürekli açıp ön bellekte tutarsak bir süre sonra ekran donar ve bilgisayarın işletim sistemi ağır çalışmaya başlar. Beyin kısa süreli hafızada beş ile yedi arasındaki bilgiyi işleyebilir. Yeni bir bilgi gelince, bu bilgilerden birini atar. Bu kural aşılıp aşırı bilgi yüklenmesi durumunda beynimiz “servis dışı” olur. Unutkanlık başlar. Zihinsel olarak da durağanlık olur. Bu nedenle kısa süreli hafızamızda açık parantez bırakmamamız gerekir. Yani fatura mı ödenecek son günü bekleme, birine telefon mu edeceksin, et. Kısa süreli hafızada tuttuğun her bilgi zihnini meşgul eder. Parantezi kapat, rahat et.
3-Bilgisayarımızdan zaman zaman gereksiz bilgileri silerek temizleriz. Bilgisayarda dolaştığımız her yer hafızaya kaydedilir. Hafıza doldukça sistemde yavaşlama olur. Bu nedenle zaman zaman dolaştığımız yerlerdeki geçmişi sileriz. Disk temizleme ile de gereksiz yüklenen dosyaları sileriz. Peki biz de beynimizdeki gereksiz dosyaları silebiliyor muyuz? Başkalarına ve kendimize olan kızgınlıklarımız, kırgınlıklarımız, hasedimiz, kinimiz içimizde kirlilik ve yük oluşturur. Beynimizden bu kirlilikleri temizlememiz ve yükleri atmamız gerekir ki rahat çalışsın. Gücümüzün yetmediği ve değiştiremeyeceğimiz şeyleri Allah havale ederek içimizden atabiliriz. Kin, nefret, düşmanlık, haset gibi duyguları da sevgi ve affetmeyle temizlememiz mümkündür. Yoksa o kirlilik ve yükler hayatı çekilmez hale getirir.
4-Bilgisayarda bilgileri saklarken benzer sayfaları bir arada topluyor dosya adı veriyoruz. Gerekirse alfabetik sıraya koyuyoruz. Böylelikle aradığımız dosyayı rahatlıkla buluyoruz. Bir veriyi, bir bilgiyi sistematik bir şekilde hafızamızda dosyalarsak, rahatlıkla onu hatırlayabiliriz. Ama rastgele yükleme yaparsak unuturuz, bulmakta zorluk çekeriz. Örneğin bir sayfaya 50 noktayı rast gele koysak sonra bu noktalar sayfanın neresindeydi diye hatırlamaya çalışsak, hatırlamamız nerdeyse imkansızdır. Ancak noktaları bir eşkenar üçgene dağıtarak koysak, sonra onu rahatlıkla hatırlarız. Yani sistematize ederek öğrendiğimizde, öğrenirken bir usul oluşturduğumuzda onu özümsememiz ve hatırlamamız çok kolay olacaktır.
5-Bilgisayar yazılımını zaman zaman güncelleriz. Eğer güncellemezsek yeni programları çalıştıramayız. Biz de beynimizi güncelliyor muyuz? Yani çağın, zamanın yeni bilgilerini öğreniyor muyuz? Yoksa geçmişteki bilgileri sürekli tekrarlıyor muyuz? Nasıl ki güncellenmeyen bilgisayar yeni programları algılayıp çalışmazsa, yeni bilgilerle beynini güncellemeyen kişi de yaşadığı çağı algılayamaz. Bilimde, sanatta, edebiyatta, felsefede, teknolojideki gelişmeleri takip ederek beynimizi güncellememiz gerekir.
Beynimizle ilgili bilgisayar benzetmesi üzerinden daha çok çıkarımlar yapabiliriz. Şimdilik bu kadarla maksat hasıl oldu sanıyorum. Ancak şu unutulmamalıdır ki beyin bir bilgisayar değildir. Beyin bilgisayarı üretebilir. Bilgisayar beyni üretemez. Beyindeki 100 milyardan bir nöronu bile üretemez. Bilgisayarın zekâ yaşı sıfırdır. Bilgisayar hayal kuramaz, düş göremez. Veriden bilgi, bilgiden fikir üretemez. Sadece insan zihni tarafından yapılan programın dışında bir yetenek gösteremez.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder